Sigara ile saç dökülmesi arasındaki ilişki
Sigara içmek sadece önemli sistemik hastalıkların önlenebilir bir nedeni değildir, aynı zamanda saç ve kıl folikülerinde büyüme döngüsünü ve pigmentasyonu da etkiler. Ortamda tütün dumanına maruz kalma, saç köklerinde ve saç gövdesinde nikotin birikmesine neden olur.
Alopesi (saç dökülmesi) dermatologlara en sık başvuran hastalık grupları arasında yer alır. En yaygın saç dökülmesi sebebi olan androgenetik alopesinin (AGA) etiyolojisi çok faktörlüdür. Testetsteronun saç minyatürizasyonuna neden olarak ve terminali vellus tüylerine dönüştürerek AGA patogenezinde rol oynadığı gösterilmiştir. Sigara içmek gibi çevresel faktörlerin rolü, saç büyümesini olumsuz yönde etkiler.
Sigara, serebrovasküler, akciğer hastalığı, kanser ve oral mukoza hastalıkları dahil olmak üzere birçok önlenebilir hastalık için bir risk faktörüdür.
Sigaranın cilt yaşlanması ve saç dökülmesindeki rolü uzun zamandır araştırılan bir konudur. Farelerde yapılan hayvan çalışmalarında tütün dumanına maruz kalma da dahil olmak üzere çevresel faktörlerin saç dökülmesine ve erken saç beyazlamasına yol açabileceğini gösterilmiştir.
AGA’lı hastalarda sigara içme öyküsünün uzunluğu ile alopesi şiddeti arasında pozitif bir ilişki olduğunu göstermektedir.
Sigara içen gruplarda kontrollere kıyasla daha erken bir başlangıç
Nikotin veya tütün dumanına maruz kalan kişilerde saç dökülmesinden sorumlu mekanizma bilinmemekle birlikte, sigara içmenin cilt yaşlanmasını artırma mekanizması ile benzer olduğu düşünülmektedir. Nikotinin, dermal saç papillasının daralmasına ve lokal iskemiye, DNA hasarının birikmesine, saç büyüme döngüsünde yer alan proteaz/antiproteaz sistemlerinin düzensizliğine ve foliküler inflamasyon ve fibrozis ile ilişkili lokal proinflamatuar sitokinlerin upregülasyonuna neden olduğu bilinmektedir. Sigaradan kaynaklanan eksojen nikotinin hücresel nikotinik asetilkolin reseptörlerinin aşırı uyarılmasına neden olarak reseptörün duyarsızlaşmasına yol açabileceğine dair bir hipotez mevcuttur. Bu da keratinositlerde bulunan programlanmış hücre ölüm yollarının aktivasyonu ile saç folikülü yıkımına katkıda bulunur.
Fare modellerinde yaygın olarak kullanılan uzun süreli, yüksek doz nikotin tedavisi, nikotinin nitrozasyonu ile üretilen bir aşağı akış metaboliti olan nitrozaminlerin saç dökülmesi ile ilişkili olduğu gösterilmiştir.
Mosley ve Gibbs’in 1996 tarihli çalışmasında bu, sigara içme ve saç dökülmesi arasındaki ilişkiyi anlamlı bir şekilde ele alan ilk raporlardan biriydi. Yazarlar, çalışmanın üç ayı boyunca cerrahi polikliniğine başvuran 30 yaş ve üstü 606 hastayı (268 erkek ve 338 kadın) inceledi. Sigara içen hastalarda, sigara içmeyenlere göre yaklaşık iki kat daha fazla saç dökülmesi riski olduğunu gördüler.
Bir sonraki önemli çalışma Dr. Su tarafından 2007 yılında yapılan çalışmadır. Sigara içenlerin içmeyenlere kıyasla genellikle daha kötü androgenetik alopesi olduğunu bulmuşlardır. Aslında, sigara içenlerin, içmeyenlere kıyasla orta veya şiddetli genetik saç dökülmesine sahip olma riski neredeyse iki kat arttı.
Yapılan bilimsel çalışmalar sigara içmenin saç dökülmesi sürecini hızlandırdığı ve erken saç beyazlamsına katkıda bulunduğunu göstermiştir. Sigara içen hastalarımıza sigarayı bırakmanın önemini sadece saç dökülmesini azaltmak için değil, kardiyovasküler hastalık riskini azaltmak için de vurgulamak önemlidir. Androgenetik hastalar, sigara içmeseler bile kardiyovasküler hastalık, kalp krizi ve felç geliştirme riski altındadır ve sigara içmek bu riskleri daha fazla artırır.